Gökte su kalmasın ister gibi , döküldü gönlümün kaderi
Ellerim bereketinden mi aldı , Sel’inden kuruyup mu kaldı ,
bilemedim
Bir deli anafor , tuttu kattı yoluna , ne o durdu , ne ben
inebildim
İçime çektiğim bir
tanıdık koku değil yada genzimi yakan hallerden yitirdim hafızamı
Uykularımın dizleri
yaralı , ümidimi tutun da bırakmayın , diyemedim
Gözlerim , gördüğünden memnun olmayacak ki , hastalığı hatırlatır oldu soluk benzimde
Tepemdeki Güneşin bile
ne kadar içimi ısıttığı ,şaibeli şu yeryüzünde
Arşın, okka ,endaze;Metre ,kilo,terazi ölçtüm de ortasını bulamadım
Baktım ne başı belli ne sonu
ve insan hep kendine yontarmış odunu
Tanrım dedim bu terazi bozuk , ortasın bulsan hak değil
Sensiz ben hataya düşerim
Sen unutma bu kulunu
Sen unutma bu kulunu .