19 Eylül 2017 Salı

Eylül'e doğan Ay

























Geceyi karanlığına küstüren
Işığın yeri yurdu
Kalbimi bir anafora sürüyen hilal,elbet o gün doğdu
Gözlerimi açtığımda vardı güzellikten bir tahtı
Büyükleri toplandı güzel olsun dedi bahtı
Vicdan giydi sıkı sıkı
Merhameti avuçlarına bağladı
Adım adım toprağın kalbine ayak iziyle çağladı
Yağmurlarla oyun oynadı , rahmetine şaştı kaldı
Şükretti hep gönlünü kınaladı
O göstermez ama nice sevda büyütür özünde
Ne kadar bahar bilse güz çalar kısmetinde
Ama öyle teslim ki Allah'ın müjdesine
Çıkmaz yol yolun bulur, kavuşur heybesinde
Sevilmedim deme hiç doğru olmaz böylesi
Adın geçse cümlede , bir ah çeker birisi
Elbet üzgünüm kaderin de böylesi
Sen güzelsin ki , iki cihan üstüne
Ömrün sinsin güzelim begonvil nefesine
Anar seni birisi dahlin yokken bile
Yazan dedi güzel yazsın ömrünü
Sen ki baharın terü taze ilk günü
Açan goncaların şahı sümbülü
Bülbülün diline bağ gönlüne hicran peri
Bir güneş gibi doğdun , bir ay gibi savrulup gitme
O izansız karanlığı sırtına yük etme , bahardan nasipsiz sanıp gönlüne zulmetme emi
Bil ki kökleri sensin bahar'ın ve polenleri avuçlarında , ah bir arı olabilsem keşke yük ettiğin ne varsa kanatlarımda
Bu bir umut türküsüdür elbet sana yakıldı
Bizde ateş ne gezer ki , ömrün sağ olsun
Gün kâr etmiyor sanma sakın , gelecek bereketin olsun